- TOYOTA GAZOO Racing WRC’de 4. Kez Üst Üste Markalar Şampiyonu Oldu
- Yeni Nesil MINI Ailesi Dönüşümünü Tamamladı
- Thierry Neuville ve Martijn Wydaeghe İkilisi 2024 WRC Dünya Pilotlar Şampiyonu Oldu
- Fenerium Ürünleri Ford Trucks Özel Tasarım F-MAX Araçları ile Türkiye Yollarına Çıkıyor
- Yeni eSprinter ile Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar’da Elektrikli Dönüşüm Başlıyor
- Hyundai’den Yenilikçi Bir Elektrikli SUV Mobilitesi: IONIQ 9
- Volkswagen’in Şehirli Elektriklisi ID.4 Satışa Sunuldu
- PEUGEOT, 7 Koltuklu SUV Modeli 5008 ve E-5008’i Türkiye’de Satışa Sundu
- İş Dünyasındaki Kadınların Başarılarına Yeni Bir Rol Model; “Didem Aras’ın Başarılarla Dolu Yolculuğu”
- BYD Türkiye, Altı Modelle Heyecan Verici Yeni Dönemini Başlatıyor
Renault Büyümeye Devam Ediyor
2015 senesinde Renault Grubu’nun global binek otomobil ve hafif ticari araç satışları yüzde 3.3 artışla toplam 2,8 milyon araca ulaştı. Söz konusu pazar genel anlamda yüzde1,6 artış sergiledi. Grup, ardarda üçüncü yıldır satış hacmini artırarak yeni satış rekoruna imza attı. Grubun global pazar payı yüzde 3.2 düzeyinde. Renault markası dünyanın bir numaralı Fransız markası olmaya devam ederken Dacia markası yeni bir satış rekoru kırdı.
Grup, Avrupa otomotiv pazarının sahip olduğu ivmeden (+yüzde 9,4) istifade etmeye devam ediyor ve yüzde 10,1’lik pazar payına sahip olduğu bölgede satışlarını yüzde 10,2 artırarak 1 milyon 613 bin 499 araç satışına erişti. Renault Avrupa’da, aynı zamanda elektrik motorlu araç pazarının da lideri ve peş peşe 18’inci senede de hafif ticari araç pazarında lider konumda.
Avrupa dışında ise hem Rusya hem de Latin Amerika’daki ekonomik krize rağmen Grup, istikrarını korudu ve Afrika, Orta Doğu, Hindistan ve Avrasya bölgesinde rekor düzeyde pazar payı elde etti.
Renault Grubu Satış ve Pazarlama Bölüm Başkan Yardımcısı Thierry Koskas şu ifadeleri kulandı: “2015 senesi Renault Grubu’nun satışlarında bir kez daha artış kaydedilen bir yıl oldu. Ve bizler bu şekilde daha önceki satış rekorumuzu kırmış olduk. Bölgeden bölgeye değişiklik gösteren ekonomik koşullara rağmen sergilediğimiz büyümede istikrarlı oldu. Bu da geçmiş yıllarda sağladığımız coğrafik çeşitlilik stratejimizi doğruladı
0 comments