- Fenerium Ürünleri Ford Trucks Özel Tasarım F-MAX Araçları ile Türkiye Yollarına Çıkıyor
- Yeni eSprinter ile Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar’da Elektrikli Dönüşüm Başlıyor
- Hyundai’den Yenilikçi Bir Elektrikli SUV Mobilitesi: IONIQ 9
- Volkswagen’in Şehirli Elektriklisi ID.4 Satışa Sunuldu
- PEUGEOT, 7 Koltuklu SUV Modeli 5008 ve E-5008’i Türkiye’de Satışa Sundu
- İş Dünyasındaki Kadınların Başarılarına Yeni Bir Rol Model; “Didem Aras’ın Başarılarla Dolu Yolculuğu”
- BYD Türkiye, Altı Modelle Heyecan Verici Yeni Dönemini Başlatıyor
- Koçaslanlar, Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Sektörüne Güçlü Bir Giriş Yapıyor
- Otokar Pick-up Pazarına Foton Tunland İle Güçlü Bir Giriş Yapıyor
- IONIQ 5 N Türkiye’de
Opel Logosunun Zamanda Yolculuğu
Alman otomobil devi Opel logosunun yolculuğu, 120 yıl önce genç iş adamı Adam Opel’in dikiş makineleri ve bisiklet üretme serüveni ile başladı.
Dikiş makinelerinin dökme demir yan panellerinde adı ve soyadının ‘A’ ve ‘O’ dan oluşan baş harflerini büyük bir gururla kullanıyordu. Her ne kadar yıllar içinde bu harflerin görselliği değişse de ad ve soyadının baş harflerini ürünlerinde kullanmaya devam etti. Adam Opel, 1887 yılında üretim kapsamını genişleterek dikiş makinelerinin yanı sıra bisiklet de üretmeye başladı.
Ürettiği bisikletlerde, logo olarak, isminin baş harflerini önce bir çıkartma olarak daha sonra ise nikel kaplı pirinç bir plaka şeklinde çok farklı şekillerde kullandı. 1889 gibi oldukça erken bir tarihte ‘Blitz’ (Opel’in logosunda taşıdığı şimşek simgesi) ifadesi, Saint Hubertus veya bazen Roma’nın zafer tanrıçası Victoria gibi farklı isimlerle birlikte çeşitli modellerde kullanılmaya başlandı.
Şirketin kurucusu Adam Opel’in ölümünden dört yıl sonra eşi Sophie Opel ve oğulları 1899’da Friedrich Lutzmann’dan Anhaltische Otomobil fabrikasını devralarak otomobil üretimine başladılar. Lutzmann, ekibini ve üretim tesislerini Rüsselsheim’a taşıdı. Opel otomobilleri olarak ilk motorlu faytonlar satışa sunulduktan sonra logo üzerindeki metin değişti.
Lutzmann ile olan işbirliği bittikten sonra, 1902’den itibaren Opel modelleri, daha sonraki “Opel Eye” formunun ön gösterimi niteliğinde olan çok daha küçük bir pirinç logo ile donatıldı. 1904 civarında, Rüsselsheim modellerinin logosunda ‘yaratıcı bir aşama’ başladı. 1901-1907 yılları arasında ürün gamındaki motorlu taşıtların radyatör ızgaralarında ve motosikletlerin yakıt deposu üzerinde farklı “Opel” yazı versiyonları ile logo denemeleri yapıldı. Ancak günümüz standartları ile kıyaslandığında bu bir logo olarak kabul edilemezdi. Daha çok, müşteriler tarafından 1930’ların ortalarında güncellenmiş haliyle kabul gören dekoratif bir unsurdu.
Hesse Büyük Dükü Ernst Ludwig ve Wilhelm Opel yaptıkları bir toplantı esnasında bir logo taslağı çizdi. Wilhelm Opel, Dük’ün çizdiği bu taslağı çok beğendi. Böylece ilk kalıcı logo Opel Eye (Göz) oldu. Opel Eye (Göz) ana hatlarıyla 1935 yılına kadar resmi Opel logosu olarak kullanıldı. Bu son versiyon italik bir el yazısı ve modern bir font ile P4, Olympia ve 2 litrelik modellerin radyatör ızgaralarında ve 1930’ların sonlarından itibaren reklam ve basılı malzemelerde kullanıldı.
En ünlü Opel motosikleti olan 1928 Motoclub’ın ön çatalının her iki yanı ateş kırmızısı bir daire üzerinde beyaz / altın renklerinde emaye Opel Eye logosu ile donatılmıştı. 1937’de işletme NSU’ya satıldıktan sonra bile Opel Eye, Opel bisikletlerini yıllarca süslemeye devam etti.
1934’ten itibaren, bir zamanlar insanlık için yenilik ve teknolojinin sembolü olan Zeplin, Opel araçlarının motor kaputunu süsledi. Tekerleğe entegre edilen, iki boyutlu logo tüm dünyada insanlığın ulaşım sembolü olarak kabul edildi. 1950’lerde bir balığın ‘sırt yüzgeci’ ile farklılaşan logo, Zeplin’den şimşek’e yıllar boyu farklılık göstererek değişti. Logolar radyatör ızgaraları, direksiyon simidi göbekleri, jant kapakları ve bagaj kapakların yanı sıra çoğunlukla sol tarafta olmak üzere çeşitli basılı malzemelerde kullanıldı. 1963 yılının sonlarında Zeplin yerini Opel tasarımcılarının 1930’lardan bu yana kullandığı şimşek şeklindeki Opel logosuna bıraktı.
1950’lerde ve 1960’larda, sarı / beyaz renkler ile çevrelenen Opel yazısını içeren oval levha, Opel bayilerinde ve servis noktalarında resmi şirket logosu oldu. Logonun orijinal formu 1937’de Zeplin sembolü ile eş zamanlı geliştirilmişti. 1949-1959 yılları arasında Almanya’da Opel tarafından üretilen “Frigidaire” buzdolaplarında da sarı / beyaz oval logo kullanılıyordu. 1970 yılında yeni bir kurumsal kimliğin getirilmesinden sonra “Opel Egg” yavaşça ortadan yok oldu.
Opel 1930’da yeni dağıtım kamyonu için Almanya genelinde bir yarışma ile akılda kalıcı, beş harfli bir isim aradı. Tanıdık bir isim kazandı: “Blitz”. Opel’in efsanevi şimşek simgesi “Blitz”, başlangıçta Opel Eye ile ve daha sonra onsuz olmak üzere ilk defa ilgili logoya göre uyarlandı. Artık dünyaca ünlü Opel’in şimşek simgeli logosu “Blitz”’in, ismiyle kökenlerinin dayandığı Opel bisikletlerine ve görsel olarak 1930 kamyona kadar uzanan yolculuğu başladı.
1963 sonbaharından itibaren satışa sunulan 1964 model yılına ait otomobillerin tamamı çember içindeki şimşek şeklindeki yeni Opel logosuyla donatıldı. Model ve üretim yılına bağlı olarak, logo ufak değişiklikler gösterse de ana hatlarıyla marka kimliğine sadık kalındı. 1970’den itibaren tüm kurumsal bölümler için açık tasarım yönergeleri oluşturuldu. Reklamlarda, basılı malzemelerde, tabelalarda ve logo uygulamalarında şimşek şeklindeki logo Opel ismi bir araya getirilerek bir kare ile çerçevelendi. Logo bu form ile yurt içi ve yurt dışı bayi ağında kullanıldı. Kurumsal tasarım 1987 yılında hem sarı renk ile hem de kare şeklinde ölçeklendirilerek ilk kez yenilendi.
Milenyumla birlikte yapılan modernizasyon kapsamında logo içindeki şimşek üç boyutlu bir görünüm kazandı. Amaç şirket logosu ile ürün logosu arasındaki benzerliği artırmaktı. 2016 yılından itibaren daha belirgin bir krom logo Opel modellerinde kullanılmaya başlandı. Resmi şirket logosu 2017 yazında modern ve düz bir form kazandı.
0 comments