- Fenerium Ürünleri Ford Trucks Özel Tasarım F-MAX Araçları ile Türkiye Yollarına Çıkıyor
- Yeni eSprinter ile Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar’da Elektrikli Dönüşüm Başlıyor
- Hyundai’den Yenilikçi Bir Elektrikli SUV Mobilitesi: IONIQ 9
- Volkswagen’in Şehirli Elektriklisi ID.4 Satışa Sunuldu
- PEUGEOT, 7 Koltuklu SUV Modeli 5008 ve E-5008’i Türkiye’de Satışa Sundu
- İş Dünyasındaki Kadınların Başarılarına Yeni Bir Rol Model; “Didem Aras’ın Başarılarla Dolu Yolculuğu”
- BYD Türkiye, Altı Modelle Heyecan Verici Yeni Dönemini Başlatıyor
- Koçaslanlar, Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Sektörüne Güçlü Bir Giriş Yapıyor
- Otokar Pick-up Pazarına Foton Tunland İle Güçlü Bir Giriş Yapıyor
- IONIQ 5 N Türkiye’de
TEST / İNCELEME: FIAT 500c Cabrio HYBRID
Geçtiğimiz yıllarda 60’ıncı yaşını kutlayan Fiat 500 zamana meydan okuyor ve sanattan tasarıma her alana ilham vererek günlük hayatın bir parçası olmaya devam ediyor.
Tasarımı, eğlenceli karakteri ve kişiselleştirilebilir olmasıyla da öne çıkan Fiat 500, hayattan keyif almasını bilen, tarz sahibi otomobil severlerin gönlünü fethetmeyi sürdürüyor.
Piyasaya ilk sunulduğu 1957 yılından bugüne yaklaşık 6 milyon 500 bin adetlik üretim ve satış rakamına erişen Fiat 500, 2007 yılında yeniden dünya yollarına çıkmasını takiben, günümüze değin tüm dünyada 2 milyondan fazla satışa imza attı. Bizde sizler adına Fiat 500c hybrid’i yakından inceledik.
TASARIM & DONANIM
Öncelikle Fiat 500C’nin tarzı değişmedi, ancak hala çok güncel. Çift sıra yuvarlak farlarla güzelleştirilen burun, tekerlek kemerli tarafın açıkça görülebildiği taraf ve ortada oyuk yeni farların bulunduğu kuyruk, şehir otomobilini hemen öne çıkaran unsurlar arasında. Kendini endotermik versiyonlardan ayırmak için bagaj kapağında hibrit bir plaka da olduğunu ifade etmek isteriz.
Yaşam alanı tasarım açısından tıpkı dış tasarım gibi keyif veren detaylarla süslenmiş durumda. Eğlenceli yapıya maalesef kullanışlılık çok iyi eklenememiş. Bazı kumanda elemanlarını kullanmak gerçekten de zordu. Sessizlik açısından şehir kullanımlarında beklentimizi karşılayan araç otoyol kullanımlarında biraz gürültülü olabiliyor.
Elbette açılır tavanın getirdiği bazı detaylar nedeniyle iç mekana biraz fazla rüzgar sesi aldığını unutmamak gerekiyor.
Hibrit Fiat 500’ün kokpitine iyi bakıldığı ve vintage tarzı olduğu onaylanmış. Aslında gösterge paneli, tarihi atayı anımsatan üstyapı ile aynı renkte bir banda sahipken, aynı şeyin merkezinde, serinin en iyisi versiyonlarda sahip olduğu UConnect bilgi sistemine adanmış 7 inç diyagonal monitör duruyor. Günlük kullanım için 185 litrelik bagaj bölmesi yeterli de yeterli boyutlarda.
Cabrio bir otomobil olduğu için onunla yaptığımız yolculuklar sırasında her zaman üstünü açık tutmayı tercih ettik. Gerçekten de gökyüzü ile iç içe sürüşler yapmak sürücülerin psikolojisini olumlu yöne çeviren özelliklerden. Tavanı açık olduğu zamanlarda kullanıma negatif bir etki yapmadı.
Aracın içine dolan hava onun hedefine odaklanmasının önüne geçemedi. Üzeri kapalı olduğu dönemlerde de sürüş şehir içinde konforlu ve güvenli. Hızlı otoyol kullanımlarında bizleri rahatsız eden en önemli konu direksiyon sisteminin yönlendirme kabiliyeti oldu. Biraz hissiz olan sistem nedeniyle daha fazla dikkat gerektiriyor. Yoldan gelen sert darbeleri de yaşam alanına beklediğimizden biraz daha fazla yansıttı.
Bayan arabası, kadın arabası gibi yakıştırmalarla birlikte aslında şehir içinde kullanılabilecek kompackt yapıda, keyifli ve bir dönemin ruhunu yansıtan bir otomobil Fiat 500C. Bununla beraber bayanların en çok tercih ettiği otomobillerden biri olduğunu da eklemek gerek.
MOTOR & PERFORMANS
Fiat 500’ün hibrit motorlu versiyonlarında, aracın yeni nesil araçlarında yer alan 3 silindirli atmosferik motor yer alıyor. Bu motora 12 volt lityum iyon batarya ile çalışan bir de elektrik motoru entegre eden mühendisler, böylelikle tüketiciye 70 beygir gücünde bir araç sunuyor. Bu arada, aracın 1.0 litrelik motorunun kalkış ve frenleme sırasında elektrikli motor bataryasını şarj ettiğini, böylelikle emisyon miktarının da düşürüldüğünü açıkça söylemek gerekiyor.
Şehir içinde test ettiğimiz bu otomobilin bize sunduğu ortalama değer ise sadece 5 litre civarında oldu. Bu rakam uzun yola çıkıldığında markanın verdiği resmi değer ise 3 litrelere kadar inmekte! Bu da akaryakıt fiyatlarındaki fahiş rakamlara bakıldığında oldukça makul bir değer olarak karşımıza çıkıyor.
Otomobilde kullanılan Hybrid sistemi; Motorun daha hızlı ve daha seri bir şekilde hareket etmesine yardımcı olarak hızlanma sırasında tepki vermesini iyileştirmeye destek oluyor.
Aküyü şarj etmek gerekmez; sistem kendini yeniden şarj ediyor, çünkü rahat bir şehir içi ve şehir dışı sürüş için yavaşlama ve frenleme aşamalarında enerjiyi geri dönüştürerek çevreye daha fazla saygı duyar ve tasarruf sağlıyor.
FİYAT
Fiat 500C Hybrid Dolcevita anahtar teslim satış fiyatı 398 bin TL’den başlıyor.
YORUM FARKI
Yollara yeniden çıktığı 2007 yılından bu yana dünya genelinde 2,5 milyon adetlik satış rakamına ulaşan Fiat 500’ün, 1957 yılında satışa sunulan ilk nesliyle birlikte satış adedi tüm dünyada 6,7 milyon adedi geçen 500’ün hibrit motor seçeneği olan ve açılır tavanlı 500C’yi test ettim.
Özellikle şehir içi kullanıma çok uygun olan boyutları ile park ve manevra sorununu ortadan kaldıran 500C, hava şartlarının da iyi olmasıyla üstünün açılıp baharın güzelliğini yaşayarak kullanıma çok uygun bir otomobil…
Bununla birlikte öncelikle Fiat 500’ün hibrit motor seçenekli yeni versiyonlarında, tasarım açısından içten yanmalı ayrılan motordan ayrılan hiçbir husus bulunmuyor. Cult, Dolcevita ve Sport versiyonda cabrio gövde seçeneği ile satın alınabilen otomobil, hibrit motor söz konusu olduğunda vatandaşların cebine doğrudan katkı sağlayacak gibi görünüyor. Zira Fiat 500’ün hibrit versiyonu, yüzde 20’ye varan benzin tasarrufu ile yakıt tüketimini azımsanamayacak seviyede düşürüyor!
Şimdiden bu keyifli otomobili tercih edeceklere keyfi maksimum kazasız sürüşler dilerim.
Artı/Eksi
+ Tasarım / yakıt tüketimi
– Performans / otobanda içeri gelen yol sesi
Hakan ALKAN
linkedin.com/Hakan ALKAN
twitter.com/alkanhkn
facebook.com/The Makina
0 comments