Kırsal Mahalle Düzenlemesi

By on 07 Nisan 2021

12 Kasım 2012 tarihli 6360 sayılı kanun ile büyükşehir sınırları içindeki köylerin statüsü, mahalleye dönüştürülmüştür. Türkiye’deki 16 binden fazla köyü ve 1053 beldeyi etkileyen bu düzenleme 30 Mart 2014 yerel seçimlerinden sonra yürürlüğe girmiş, köy tüzel kişiliğinin ortak malları ile meralarının mülkiyeti bağlandıkları
belediyeye geçmiştir.

16 Ekim 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 7254 Sayılı Kanun(“Kanun”)” ile belli şartları sağlamak ve başvuru yapmak koşulu
ile köy ve beldelere “kırsal mahalle” olma hakkı getirilmiştir.

I.Kırsal Mahalle Statüsüne Başvuru Usulü
Düzenlemeye göre mahallenin kırsal mahalle statüsünü kazanabilmesi için öncelikle bağlı bulunduğu ilçe belediyesine başvuru yapması gerekmektedir. İlçe belediye meclisinin kararı ve teklifi üzerine büyükşehir belediye meclisinin en geç doksan gün içinde alacağı karar ile kırsal yerleşim özelliği taşıdığı tespit edilen mahalleler, “kırsal mahalle” kabul edilecektir. Başvuruda mahallenin büyükşehir belediyesi sınırları içinde bulunup bulunmadığı, şehir merkezine uzaklığı, mevcut yapılaşma durumu ve benzeri hususlar dikkate alınmaktadır. “Kırsal Mahalle” statüsüne ilişkin tespitin, mahalle düzeyinde yapılması esastır. Ancak; tamamı kırsal mahalle olarak tespit edilmeyen diğer mahallelerin de on bin metrekareden az olmamak kaydıyla “Kırsal Yerleşik Alan” olarak tespiti mümkündür.
“Kırsal Mahalle” veya “Kırsal Yerleşik Alan” vasfı yine yukarıda açıklanan usulle kaldırılabilir. Büyükşehir belediye meclisi, ilçe belediyesinden gelen kırsal mahalleye dönüşüme ilişkin teklifi aynen veya değiştirerek kabul edebilir ya da reddedebilir.

II. Kırsal Mahalle Statüsünün Avantajları
Kanun’un 10. maddesi ile getirilen düzenlemede, gelir vergisinden muaf esnaf ile basit usulde gelir vergisine tabi mükellefler tarafından bizzat işyeri olarak kullanılan bina, arsa ve arazilerle mesken amaçlı kullanılan binalar ve zirai üretimde kullanılan bina, arsa ve arazilerin emlak vergisinden muaf olacağı düzenlenmiştir. Bu yerlerde,
2 ticari, sınai ve turistik faaliyetlerde kullanılan bina, arsa ve araziler için emlak vergisi yüzde 50 indirimli olarak uygulanacaktır. Kanun gereğince kırsal mahallelerde bina, inşaat harcı ve imarla ilgili harçların ödenmesinde muafiyet uygulanacak olup diğer vergi, harç ve harcamalara katılım payı yüzde 50 indirimli uygulanacaktır. Ayrıca, içme ve kullanma suları için alınacak ücretler en düşük tarife esas alınmak suretiyle, en düşük ücretin konutlarda yüzde 25’ini, işyerlerinde yüzde 50’sini geçmeyecek şekilde belirlenecektir. Son olarak belirtmek gerekir ki bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin, 7254 Sayılı Kanun’unda düzenlenen muafiyet ve indirimlerden faydalanamayacağı belirtilmiştir.

Sonuç
2012 yılında mahalleye dönüştürülen köy ve beldelerin varlıklarının tümüyle bağlandıkları belediyelere devredilmesinin yarattığı sakıncalar “kırsal mahalle” düzenlemesi ile giderilmeye çalışılmaktadır. Ne var ki 7254 Sayılı Kanun ile getirilen değişikliklerin uygulaması hususunda belirsizlikler bulunmaktadır. Örneğin köy tüzel
kişiliğine aitken büyükşehir belediyesine geçen ve büyükşehir belediyesince satılan mallar hakkında Kanun’da bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle Kanun’un uygulama esaslarının idare tarafından çıkarılacak bir yönetmelik veya genelge ile somutlaştırılması beklenmektedir

About Hakan Alkan

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir