- Fenerium Ürünleri Ford Trucks Özel Tasarım F-MAX Araçları ile Türkiye Yollarına Çıkıyor
- Yeni eSprinter ile Mercedes-Benz Hafif Ticari Araçlar’da Elektrikli Dönüşüm Başlıyor
- Hyundai’den Yenilikçi Bir Elektrikli SUV Mobilitesi: IONIQ 9
- Volkswagen’in Şehirli Elektriklisi ID.4 Satışa Sunuldu
- PEUGEOT, 7 Koltuklu SUV Modeli 5008 ve E-5008’i Türkiye’de Satışa Sundu
- İş Dünyasındaki Kadınların Başarılarına Yeni Bir Rol Model; “Didem Aras’ın Başarılarla Dolu Yolculuğu”
- BYD Türkiye, Altı Modelle Heyecan Verici Yeni Dönemini Başlatıyor
- Koçaslanlar, Elektrikli Araç Şarj İstasyonu Sektörüne Güçlü Bir Giriş Yapıyor
- Otokar Pick-up Pazarına Foton Tunland İle Güçlü Bir Giriş Yapıyor
- IONIQ 5 N Türkiye’de
TEST / İNCELEME: MAKYAJLI HYUNDAI KONA DİZEL / HİBRİT
2017 yılında gerçekleştirilen tanıtımıyla markasının ürün gamına eklenen Kona, o dönem beraberinde getirdiği egzotik esintilerle diğer tüm üyelerden ayrılmayı başardı.
Bu egzotik havanın temeli tasarım karakterinin yanında adını aldığı Hawaii bölgesinden de geliyor olabilir. Gerçekleştirdiği yolculuklar sırasında meraklı gözleri üzerine çeken Kona, Hyundai’nin adım adım devam eden gelişiminin önemli bir üyesi olacağını gösterdi.
Aradan geçen üç yılda B SUV segmentinde ciddi rakiplerle karşılaşan Kona için, rakiplerinden bazılarının yeni jenerasyona geçmesiyle birlikte bir makyaj operasyonu gerçekleştirildi. Makyajla birlikte ilgi çekici olan tasarım dili ön bölümde Santa Fe üzerinden yeniden harmanlanan Kona, bu sayede çok daha ihtişamlı görünen bir model haline geldi.
Hyundai cephesi bu makyaj operasyonunda Kona’nın silahlarını geliştirmeyi de ihmal etmemişti. Bir önceki nesilde eksikliğini hissettiğimiz Hibrit dokunuşun, bizim kullandığımız dizel motorla bir araya gelmesi de dikkatimizi çekenler arasında ilk sıralarda yer aldığını da belirtmeden geçmeyelim…
TASARIM & DONANIM
Kona’nın ön bölümü için attığı tasarım imzası tüm çehrenin değişmesine vesile olmuş. Makyaj öncesi versiyondan radikal oranda ayrılan Kona, bu sayede agresif yapısını geride bırakarak daha modern bir yüzle karşımıza çıkıyor.
Bu karakterin yeni nesil Santa Fe’den doğrudan birebir şekilde alınmış olması Kona’yı ebatlarının ötesinde hissettiren bir kompakt SUV haline getiriyor. Makyaj öncesindeki ebatsal verileriyle benzerlik gösteren modele dışarıdan baktığınızda kendinden emin ve tatminkar bir yapıyla sizi selamladığına şahit olabilirsiniz.
Kona’nın arka tarafından da öndeki kadar radikal olmasa da ufak değişimler es geçilmiyor. Yükselen omuz çizgisiyle birlikte tyeni arka tampon ve yeni difüzör burada ilk dikkat çeken parçalar arasında.
Ön bölümde olduğu gibi arka stoplarda da benzer formda tasarlanan LED stop farlar da aracın görünümünü daha dikkat çekici kılmada rol oynuyor. Ürün gamına yeni eklenem ve ebatları 18 inçe kadar esneyebilen jantlar da Kona’nın görünümüne etkisi büyük elemanlar arasında.
Kona’nın kapılarını açıp içerisine girdiğinizde artık daha zengin bir kokpitle karşılaşacağınız söyleyebiliriz. Özellikle zirve noktada konumlanan Elite paket ile birlikte araca standart olarak gelen 10,25 inçlik dijital sürücü ekranı bu deneyimin temel taşları arasında. Hyundai’nin yeni modellerinde konumlandırdığı 8 inçlik multimedya ekran da yine konsolun merkezinde konumlanıyor.
Kona’nın konsol tasarımında kendinisi en çok hissettiren yeniliklerin başında elektronik park freni geliyor. Makyajın diğer elemanlarıyla bir araya geldiğinde kullanım alanı rahatlatmakla beraber modern bir deneyimin yakalanmasındaki önemli elemanlar arasında. Kalite algısını yükselten kaplamalarla birlikte Kona’nın özellikle ön bölümde çok daha tatmin edici bir otomobil olduğunu söyleyebiliriz.
Kona’nın bu makyaj operasyonuyla aks mesafesi, genişlik ve yükseklik gibi bölümlerinde herhangi bir değişim gözlemlenmiyor. Bununla beraber tamponlarda yapılan ufak revizyonlarla birlikte 4.165 milimetre olan uzunluk değerinin 4.205 milimetreye çıktığını görüyoruz.
Bu durum aracı dışarıdan biraz daha tatminkar görmemizin sebeplerin arasında olsa da, tahmin edebileceğiniz gibi kokpitteki yaşam alanında kayda değer bir şey getirmiyor. Bagaj hacmi kısmında ise ufak bir iyileştirme söz konusu. Makyaj öncesinde 361 litre olan kullanım alanı artık 374 litre. Bizim test konuğumuz olan hibrit versiyonun bataryasının yedek lastik yerinde konumlandırılması sonucu, 374 litrelik değerin her versiyonda aynı olması da dikkat çekiyor.
Makyajla birlikte vitesin hemen yanına eklenen sürüş modu seçici kendi içerisinde ikiye ayrılan başlıklarla bizi karşılıyor. Şehir içi kullanımlar düşünülerek Eco, Sport ve Normal gibi seçeneklerin sunulduğu Kona’da, düğmeye bastığınızda arazi sürüşü ve bozuk yollar merkeze alınarak sınıflandırılmış bambaşka bir menü sizi karşılıyor.
Traction başlığı altında Kar, Çamur ve Kum gibi farklı zemin tiplerine göre sürüş dinamiklerini optimize eden seçenekler var. Bunlar her ne kadar bir 4×4 verimliliği sunmasa da, maksimum tork ve gücün ön tekerleklere aktarılmasını hissedilir oranda yönetiyor.
DİREKSİYON SENDE!
Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi Kona makyaj öncesi versiyonuyla da güvenlik destekleri ve asistanlar konusunda ilgimizi çeken bir model olmuştu. Bu durum makyajla birlikte de devam ediyor. Ayrıca parantez açmamız gereken durumda, bu asistanların giriş seviyesinden itibaren standart olarak sunuluyor olması. Araçta sunulan destekler gerek şehir içi gerekse şehir dışında fazlasıyla işlevsel.
Sensörler ve geri görüş kamerası dar alanlarda hayat kurtarırken çarpışma uyarısı ve aktif frenleme gibi parçalar da ciddi kazaları önleme konusunda muhteşem bir yardımcı. Bunlarla birlikte özellikle uzun yol sürüşlerinde konforu fevkalade artıran şerit ve yol takip asistanı, premium modellere taş çıkartan bir verimlilikte çalışıyor.
Şeridinizden taşmanızı önleyerek sizi sürekli ortada tutan bu asistan, direksiyona doğrudan müdahale ediyor. Asistanın yetenekleri hız sabitleyiciyle bir araya geldiğinde sizlere gelecekte otomobillerin kendini nasıl kullanacağının bir ön gösterimi yapabiliyor. Bu sürüş teknolojisi bir noktadan sonra direksiyonu tutmanızı istese de, Kona’nın uzun yol sürüşlerini çok daha konforlu hale getirdiği aşikar…
MOTOR / PERFORMANS
Test konuğumuz olan Kona’nın kaputunu altında ise 1,6 litrelik dizel motorun 48V’luk hibrit sistemle kombinasyonu yatıyor. 136 PS güç ve 320 Nm tork üreten dizel motorun bu verileri uzun süredir farklı markalar için de adeta altın oran niteliğinde karşımıza çıkıyor. Kona 1.445 kilogramlık bir otomobil olarak karşımıza çıkarken, bu motor kombinasyonu araçla büyük bir kolaylıkla başa çıkıyor.
Yüksek tork değeri, 7 kademeli otomatik şanzımanla bir araya geldiğinde performans ve ivmelenme konusunda gayet tatminkar bir deneyim sunuyor. Ani hızlanmalara verilen başarılı tepki bu kombinasyonda kullanıcıları bekliyor olacak. Bu motorla 0’dan 100’e hızlanmasını 10 saniyenin altında tamamlayan Kona’nın erişebileceği maksimum sürat 190 km/s ile limitlendirilmiş durumda.
Kağıt üzerindeki verileri anlamlı hale getirecek en önemli deneyim parçalarından birisi de tüketim. Resmi kaynaklar Kona’nın bu motor kombinasyonuyla 100 kilometrede 4,1 litrelik yakıt sarfiyatı yaptığını söylüyor. i20 Hybrid’de yüzde 10’a yaklaşan ekonomi etkisi sağlayan elektrik sistemi de bu şemanın içerisinde elbette.
Yeri gelmişken Kona’daki hibrit sistemden de bahsetmeden geçmeyelim. 48V temelli başlangıç jeneratörlü bu sistemin varlığını anlamanız pek mümkün olmasa da, tüketime olan etkisi i20’de olduğu gibi beklentileri karşılayacak yönde. Dijital ekranda yer alan menüde hangi aralıklarla tekerlere destek olduğunu takip edebileceğiniz batarya Kona’nın arka bölümünde konumlanıyor.
Kona ile geçirdiğimiz 350 kilometrelik testimizde bizim yakaladığımız değer 6,2 litre olarak tablomuza yansıdı. Bu süreçte çok ciddi dur-kalk trafiğe girmesek de özellikle kaygan zeminlerdeki sürüşün fazlalığını düşündüğümüzde, değerin 5 litrenin altına çekilebilme sinyallerini de aldık.
Performanslı kullanımlar için de tüketimin yukarı doğru esneme potansiyelinin olduğunu da özellikle belirtmek gerekiyor. Tüketimle birlikte dizel motora entegre edilen elektrik ünitesiyle birlikte emisyon oranında da ciddi bir iyileşme göze çarpıyor. Öyleki karşımızda 1,6 litre benzinli motordan kilometrede 14 gram daha az karbon salınımı olan bir dizel motor var.
FİYAT
Kona ile ilgili deneyimlerimiz, öne çıkanlarıyla bir araya topladığımızda, araçta makyajdan da öte hissiyatlar uyandıracak yenilikler karşımızda duruyor. Ürün gamının zengin motor seçenekleriyle her türlü bütçeye hitap ediyor olması da aracın elini güçlendiren yönleri arasında.
Bizim test ettiğimiz kombinasyonuyla 313.100 TL’lik etiket fiyatıyla satışa sunulan Kona’da, dizel motor Style paket ile de tercih edilebilir. Bu iki paket arasında günümüz itibarıyla 50 bin TL’nin üzerinde fark olması ve elektronik destek asistanlarının her ikisinde de aynı olması, bazı özelliklerden feragat edilerek yine teknolojik bir otomobil kullanabilme opsiyonunu sunuyor. Bu yıl içerisinde tam elektrikli versiyonuyla da Türkiye pazarında elini güçlendirecek olan Kona, daha güçlü bir yelpaze ile yola devam edecek.
YORUM FARKI
Makyajlanan Kona bu haftaki test ettiğim en özel B SUV otomobillerden biri oldu diyebilirim. Bundaki bence en önemli özellik otomobilin hem dizel hem hibrit dokunuşuyla hayatımıza girmesi oldu. Bu yeni motor ile otomobil hem performansına bir destek almış hem de ekonomikliğine cimrilik eklemiş. Hyundai Kona güçlü rakipleri arasında bu farklı motor seçeneğiyle elini güçlendirecek gibi duruyor.
Günümüzde SUV segmentinin parlayan yıldızı olarak hayatımıza ışık hızıyla girmesiyle birlikte markaların birbiri ardına yeni modelleri piyasaya sunduktan sonra bu yarış iyice güzel hal almaya başladı. Bence ne kadar çok seçenek o kadar başarılı model demek. Burada elbette en karlı elbette müşteri kitlesi olsa gerek 🙂
Şimdiden bu keyifli Kona’yı tercih edeceklere kazasız sürüşler dilerim.
Kalın Sağlıcakla…
Artı/Eksi
+ Güçlü tasarım / Performans / İç mekan / Yalıtım
– Bagaj hacmi rakiplerinin gerisinde, cam tavan opsiyonu olabilirdi, giriş seviyesinde sadece tek donanım seçeneği var.
Hakan ALKAN
linkedin.com/Hakan ALKAN
twitter.com/alkanhkn
facebook.com/The Makina
facebook.com/Oto Sevdası
0 comments